something, such as an image, that is reflected

listen to the pronunciation of something, such as an image, that is reflected
الإنجليزية - التركية

تعريف something, such as an image, that is reflected في الإنجليزية التركية القاموس.

reflection
{i} refleks
reflection
{i} yansıyan görüntü
reflection
(Pisikoloji, Ruhbilim,Ticaret) yansıtma
reflection
(Tıp) refleksiyon
reflection
kınama
reflection
derin düşünce
reflection
akis
reflection
hayal
reflection
aksetme
reflection
{i} etki
reflection
yansıma

Tom aynada kendi yansımasını gördü. - Tom saw his reflection in the mirror.

Tom aynadaki yansımasına baktı. - Tom stared at his reflection in the mirror.

reflection
(isim) hayal, yansıma, akis, yansıyan görüntü, yankı, aksetme, etki, ayıplama, kusur bulma, derin düşünce, refleks
reflection
Yansı

Camda yansımamı gördüm. - I saw my reflection in the window.

Tom aynada kendi yansımasını gördü. - Tom saw his reflection in the mirror.

reflection
düşünce/yansıma
reflection
{i} derinlemesine düşünme
الإنجليزية - الإنجليزية
reflection