الإنجليزية - التركية
تعريف someone who has attained a degree في الإنجليزية التركية القاموس.
- graduate
- mezun
O, Tokyo Üniversitesi'nden mezun oldu.
-He graduated from Tokyo University.
Umarım sınavlarda mezun olurum.
-I hope to graduate at the exams.
- graduate
- {f} mezun etmek
- graduate
- derecelemek
- graduate
- lisansüstü
Birkaç lisansüstü öğrenci dahil olmak üzere son birkaç yıldır birçok insanla çalıştım.
-I've worked with many people over the last few years, including several graduate students.
Tom yüksek lisansüstü okuluna gitmek istemiyor.
-Tom doesn't want to go to graduate school.
- graduate
- (Tıp) graduat
- graduate
- diploma vermek
- graduate
- (birdemden) mezun olmak
- graduate
- hangise kursu/okulu bitirmiş
- graduate
- {f} derecelere ayrılmak
- graduate
- (fiil) derecelendirmek, sınıflandırmak, mezun etmek, diploma vermek, mezun olmak, bitirmek, derecelere ayrılmak, ayrılmak
- graduate
- {i} mezun kimse, mezun
- graduate
- lisansüstü/mezun
- graduate
- {f} from -den mezun olmak; -i mezun etmek
- graduate
- {i} master öğrencisi
Tom master öğrencisi.
-Tom is a graduate student.
- graduate
- {s} lisans üstü
- graduate
- bir eğitimi tamamlamış kimse
- graduate
- (Tıp) Üzerinde derece işaretleri olan ölçü bardağı
- graduate
- (sıfat) mezun, üniversite mezunu, master öğrencisi, lisans üstü, diplomalı
- graduate
- {f} ayrılmak
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف someone who has attained a degree في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- graduate
someone who has attained a degree
الواصلة
some·one who has attained a de·greeالتركية النطق
sʌmwʌn hu hız ıteynd ı dîgriالنطق
/ˈsəmˌwən ˈho͞o həz əˈtānd ə dəˈgrē/ /ˈsʌmˌwʌn ˈhuː həz əˈteɪnd ə dɪˈɡriː/
Resimler
المفضلات