Tom onu başkasına sattı.
- Tom sold it to somebody else.
Benim başkası olduğumu düşündükleri açık.
- It's clear they thought I was somebody else.
Ne kadar uğraşırsan uğraş, bırak başkasını, kendini bile bir şeye zorla inandıramazsın.
- Try as you might, but you cannot force a belief onto someone else, much less your own self.
Arada sırada kendinizi başkasının yerine koymak iyidir.
- It's good to put yourself in someone else's place now and then.
Tom şu anda bir başkasıyla evlidir.
- Tom is married to someone else now.
Sami, Leyla'yı yatakta bir başkasıyla buldu.
- Sami found Layla in bed with someone else.
My mother's cooking is something else!.
... I love to put myself in somebody else's shoes and, you know, think about their style of ...
... a cowrite. If I'm writing for somebody else's project, that's always exciting for me. Like, ...