Bilmeceyi çözmeye çalışmanın faydası yok.
- It is no use trying to solve the riddle.
Bilmecelerde hiç iyi olmadım.
- I've never been good at riddles.
Bu bulmacayı nasıl çözeceğini biliyor musun?
- Do you know how to solve this riddle?
Onun planları bir bulmaca.
- His plans are a riddle.
Rusya, bir muammanın içindeki gizemle sarılmış bir bilmece.
- Russia is a riddle wrapped in a mystery inside an enigma.