situated in or facing or moving toward the east

listen to the pronunciation of situated in or facing or moving toward the east
الإنجليزية - التركية

تعريف situated in or facing or moving toward the east في الإنجليزية التركية القاموس.

east
doğu

O tür tapınak bütün Orta Doğuyu, özellikle Mısır'ı etkiledi. - That type of temple influenced all of the Middle East, mainly Egypt.

Şehir Londra'nın doğusuna uzanmaktadır. - The city lies east of London.

east
şark
east
doğuya doğru

Onlar doğuya doğru seyahat etti. - They travelled eastwards.

Ay gökyüzündeki Güneşten doğuya doğru hareket eder, biz her gece ayın güneşli tarafını biraz daha çok görürürüz. - As the Moon moves eastward away from the Sun in the sky, we see a bit more of the sunlit side of the Moon each night.

east
(zarf) doğuya doğru
east
doğu halkı veya uygarlığı
east
doğuya

Ay gökyüzündeki Güneşten doğuya doğru hareket eder, biz her gece ayın güneşli tarafını biraz daha çok görürürüz. - As the Moon moves eastward away from the Sun in the sky, we see a bit more of the sunlit side of the Moon each night.

Müttefikler daha sonra doğuya Belçika'ya doğru hareket etti. - The Allies then moved east into Belgium.

east
Hindi çini ve Doğu Hint Adaları
east
doğu ülkeleri

Doğu ülkelerinin kültürlerinin öğrenimini yaptı. - He has studied the cultures of Eastern Countries.

Hava korsanları orta doğu ülkelerindendi. - The hijackers were from Middle Eastern countries.

east
{s} doğuya doğru olan
east
{s} doğu. z. doğuya doğru, doğuya
east
East Indies Hindistan
east
Uzak Do

Habarovsk, Rus Uzak Doğusu'nun en büyük şehirleri arasındadır. - Khabarovsk is among the largest cities of the Russian Far East.

east
doğu ile ilgili
east
easter doğudan esen rüzgar
east
{s} doğudan esen
east
{s} doğudaki

Berlin duvarı Doğudaki Almanların Batıya kaçmasını engellemek için inşa edilmiştir. - The Berlin wall was built to prevent East Germans from fleeing to the West.

east
(isim) doğudaki bölüm, gündoğusu rüzgârı
الإنجليزية - الإنجليزية
east
situated in or facing or moving toward the east

    الواصلة

    si·tu·a·ted in or fac·ing or mo·ving to·ward the east

    التركية النطق

    sîçueytîd în ır feysîng ır muvîng tıwôrd dhi ist

    النطق

    /ˈsəʧo͞oˌātəd ən ər ˈfāsəɴɢ ər ˈmo͞ovəɴɢ təˈwôrd ᴛʜē ˈēst/ /ˈsɪʧuːˌeɪtɪd ɪn ɜr ˈfeɪsɪŋ ɜr ˈmuːvɪŋ təˈwɔːrd ðiː ˈiːst/
المفضلات