Neden Tom'un bu mesele ile ilgilenmesine izin vermiyoruz? Nede olsa, o uzman, değil mi?
- Why don't we let Tom handle this matter? After all, he's the expert, right?
Bu kadar endişelenme! Benim gibi çok saygın bir uzman için bu iş çocuk oyuncağı!
- Don't worry so much! For quite an esteemed expert such as myself, it's peasy lemon squeezy!
Niçin bir beyefendi gibi davranmaya çalışmıyorsun?
- Why don't you try to behave like a gentleman?
Koltuğunu neden şu yaşlı beyefendiye vermiyorsun?
- Why don't you give your seat to that old gentleman?
Neden öğretmenine danışmıyorsun?
- Why don't you ask your teacher for advice?
Ben vekil öğretmeni sevmiyorum.
- I don't like the substitute teacher.
Parkta beyzbol oynama.
- Don't play baseball in the park.
Burada beyzbol oynama.
- Don't play baseball here.
Ayakkabıyı çorap olmadan giymek hoşuma gidiyor.
- I don't like to wear shoes without socks.
Neden partide giymek için kendine güzel bir şey almaya gitmiyorsun?
- Why don't you go buy yourself something pretty to wear to the party?