التركية - الإنجليزية
تعريف sinekler في التركية الإنجليزية القاموس.
- flies
During the entire lesson, he counted flies.
-Bütün ders boyunca sinekleri saydı.
There were flies everywhere.
-Her yerde sinekler vardı.
- (iskambil) clubs
- sinek
- fly
There is a fly on the ceiling.
-Tavanda bir sinek var.
I saw a fly on the ceiling.
-Tavanda bir sinek gördüm.
- sinek
- blowfly
- sinek
- (iskambil) club
- sinek
- clubs
I have the ace of clubs.
-Ben sinek asa sahibim.
- sinek
- (Argo) dunny budgie
- sinek
- (Argo) blowie
- sinek
- (Tabiat Doğa) (böcek, haşere, Fam: Muscidae) [syn.: sinek, karasinek] fly, housefly
- sinek
- playing cards (a) club
- sinek
- fly; clubs ispati
- sinek
- botfly
- sinek
- {i} housefly
- sinek
- human botfly
- sinek
- common housefly
- sinek
- blow fly
- sinek
- repellent
- sinek
- club
I have the ace of clubs.
-Ben sinek asa sahibim.
- sinek
- mosquito; horsefly; gnat; any small flying insect
- sinek
- (Denizbilim) artificial fly
- sinek
- housefly, fly
المصطلحات ذات الصلة
التركية - التركية
تعريف sinekler في التركية التركية القاموس.
- Birçok sinek türünü içine alan çift kanatlılar familyası
- Sinek
- (Osmanlı Dönemi) EBU CA'FER
- Sinek
- cibin
- Sinek
- (Osmanlı Dönemi) HAREŞE
- Sinek
- (Osmanlı Dönemi) HAZBAZ
- sinek
- çift kanatlılardan bir takım uçucu böceklerin genel adı
- sinek
- Çift kanatlılardan, birtakım uçucu böceklerin genel adı. İskambil kâğıtlarının siyah renkte yoncayı andıranı, ispati
- sinek
- Ağrı ilinde bir yayla
- sinek
- Çift kanatlılardan, birtakım uçucu böceklerin genel adı
- sinek
- İskambil kâğıtlarının siyah renkte yoncayı andıranı, ispati