التركية - الإنجليزية
تعريف sicil في التركية الإنجليزية القاموس.
- registry
- record
He has a good record as a businessman.
-Bir iş adamı olarak iyi bir sicile sahip.
Tom has a perfect record.
-Tom mükemmel bir sicile sahiptir.
- (Hukuk) register
- roll
- registration
Fill out this registration card, please.
-Bu sicil kartını doldurun lütfen.
- qualification
- credentials
- (Kanun) personal record
- register (containing a list of official documents or transactions)
- (a government employee's) employment record, dossier, file
- enrolment
- calendar
- register; record, dossier, file; qualification
- enrollment
- (Askeri) conduct grade
- (Askeri) efficiency report
- sicil memuru
- registrar
- sicil dairesi
- register office
- sicil dairesi
- registry
- sicil kaydı
- (Bilgisayar) register
- sicil kısmı
- (Askeri) records section
- sicil memuru
- (Ticaret) town clerk
- sicil kaydı
- (a government employee´s) employment record, dossier, file
- sicil kaydı
- register (containing a list of official documents or transactions)
- sicil tasdiknamesi
- Certificate of registry
- sicil belgesi
- certificate of registry
- sicil dairesi
- registry office
- sicil defteri
- (Ticaret) registry book
- sicil defterine kayıt etmek
- enregister
- sicil kayıt sureti
- (Ticaret) commerce registration copy
- sicil kağıdı
- (Askeri) efficiency report
- sicil limanı
- (Hukuk) port of registry
- sicil limanı
- naut . port of registry
- sicil memuru
- recorder
- sicil muhtırası
- (Askeri) memorandum of record
- sicil tasdiknamesi
- (Ticaret) registry certificate
- sicil vermek
- to report whether or not an employee is qualified for a promotion
- oda sicil kayıt
- chamber of commerce registration
- oda sicil kayıt sureti
- chamber of commerce registration copy
- oda sicil kayıt sureti
- copy of chamber of commerce registration
- sicil no
- employee #
- doğum sicil örneği
- birth certificate copycopy of birth certificate
- türkiye sicil gazetesi
- Turkish Trade Registry Gazette
- adli sicil
- police record, record of previous convictions
- adli sicil
- rap sheet
- adli sicil
- criminal record
- adli sicil
- record of previous convictions
- adli sicil bürosu
- record office
- adli sicil kaydı
- (Hukuk) criminal records
- adli sicil kaydı
- conduct sheet
- adli sicil kayıtlarının iletilmesi
- (Hukuk) transmission of criminal records
- belediye sicil memuru
- town clerk
- emekli sicil numarası
- (Ticaret) pensioner registration number
- emekli sicil numarası
- (Ticaret) pensioner registry number
- loyd sicil kitabı
- lloyd's register
- tapu sicil kaydı
- title deed registry record
- tapu sicil müdürlüğü
- title deeds registry office
- tapu sicil müdürü
- (land) registry office manager
المصطلحات ذات الصلة
التركية - التركية
تعريف sicil في التركية التركية القاموس.
- Resmî belgelerin kaydedildiği kütük
- Görevlilerin çalışma, başarı, davranış gibi durumlarının işlendiği dosya
- Görevlilerin her türlü durumlarının işlendiği dosya
- Görevlilerin her türlü durumlarının işlendiği dosya: "Sicil ve bürokrasi baskı ve sıkısına pek gelemezdi."- F. R. Atay
- SİCİL
- (Osmanlı Dönemi) Resmi vesikaların kaydedildiği kütük denen büyük defter
- SİCİL
- (Osmanlı Dönemi) Memurların durumu hakkında tutulan dosya
- adli sicil
- Bir kimsenin mahkûmiyetinin olup olmadığının anlaşılması için konulmuş olan kayıt yöntemi
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - التركية
تعريف sicil في الإنجليزية التركية القاموس.
- Turk ticaret sicil gazetesi
- (İdari Yönetim) Turkish Trade Registry Gazette
- ticaret sicil gazetesi
- Trade registry gazette (Journal or newspaper)
المصطلحات ذات الصلة
sicil
الواصلة
si·cilالنطق
Resimler
السابق
المفضلات