sich ergeben

listen to the pronunciation of sich ergeben
ألمانية - التركية
teslim olmak; boyun eğmek; vakfetmek, hasretmek; tevekkül etmek
الإنجليزية - التركية

تعريف sich ergeben في الإنجليزية التركية القاموس.

emerged
belirmiş
arisen
{f} meydana çık
followed
{f} takip et

Derslerimi düzenli bir şekilde takip ettim. - I followed my lessons diligently.

Avcı ayının izlerini takip etti. - The hunter followed the bear's tracks.

given up
vazgeç

Bügünkü gazete Başbakanın Amerikayı ziyaret etme fikrinden vazgeçtiğini bildiriyor. - Today's paper reports that the premier has given up the idea of visiting America.

Et yemekten vazgeçtim. - I've given up eating meat.

resigned
{f} istifa et

Onun istifa etmesi şaşırtıcı değildir. - It is not surprising that he resigned.

O, hastalık nedeniyle görevinden istifa etti. - He resigned his post on account of illness.

resigned
yakınmadan kabul eden
resigned
boyun eğmiş

Tom kaderini boyun eğmiş bir şekilde kabullendi. - Tom has resignedly accepted his fate.

followed
takip edilen
given up
pes etmek
arisen
ortaya çık

Bazı beklenmedik zorluklar ortaya çıktı. - Some unexpected difficulties have arisen.

Bu soru sık sık ortaya çıktı. - This question has often arisen.

arisen
f., bak. arise
resigned
resignedly baş eğerek
resigned
(sıfat) kaderine boyun eğmiş, oluruna bırakmış
resigned
resign bırak
resigned
{s} kaderine boyun eğmiş
resigned
uysallıkla
resigned
teslimiyetle
resigned
teslimiyet göstermiş
resigned
kabullenmiş