O, babasının ayak izlerini takip etti.
- He followed in his father's footsteps.
Avcı ayının izlerini takip etti.
- The hunter followed the bear's tracks.
Sigara içmekten vazgeçtim.
- I've given up smoking.
Et yemekten vazgeçtim.
- I've given up eating meat.
O kötü sağlık gerekçesiyle istifa etti.
- He resigned on the grounds of ill health.
Onun istifa etmesi şaşırtıcı değildir.
- It is not surprising that he resigned.
Tom kaderini boyun eğmiş bir şekilde kabullendi.
- Tom has resignedly accepted his fate.
Bu soru sık sık ortaya çıktı.
- This question has often arisen.
Yeni bir zorluk ortaya çıktı.
- A new difficulty has arisen.