Onu yapamam, efendim.
- I can't do that, sir.
Sürücü belgenizi görebilir miyim, efendim?
- May I see your driver's license, sir?
Bayım, mürekkeple yazmak zorunda mıyız?
- Sir, do we have to write in ink?
Sahip olduğunuz her şey bu mudur, bayım?
- Is this all you have, sir?
Bugün size nasıl yardımcı olabilirim, efendim?
- How may I help you today, sir?
Sürücü belgenizi görebilir miyim, efendim?
- May I see your driver's license, sir?
Bir beyefendi sizin yokluğunuzda aradı, efendim.
- A gentleman called in your absence, sir.
Lütfen oturun, beyefendi.
- Please take your seat, sir.
Bayım, mürekkeple yazmak zorunda mıyız?
- Sir, do we have to write in ink?
Sigaraları azaltmaktansa, bayım, niçin onları bırakmıyorsun.
- Rather than cutting down on cigarettes, sir, why don't you just give them up?
Sizin için özel bir şeyimiz var, efendim.
- We have something special for you, sir.
Sürücü belgenizi görebilir miyim, efendim?
- May I see your driver's license, sir?
Yes sir.
Please don't sir me!.
Excuse me, sir, could you tell me where the nearest bookstore is?.
... Sir Isaac Newton. ...
... MR. LEHRER: I'm certainly going give you a chance to respond to that. Yes, sir, Governor. ...