Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

shout, scream, yell

listen to the pronunciation of shout, scream, yell
الإنجليزية - التركية

تعريف shout, scream, yell في الإنجليزية التركية القاموس.

cry
{f} haykırmak
cry
ağlama

Bebek ağlamayı kesti. - The baby ceased crying.

O, yüksek bir sesle ağlamaya başladı. - She began to cry in a loud voice.

cry
{i} haykırış
cry
{i} feryat

Aniden bir feryat duydum. - All at once, I heard a cry.

cry
haykırma
cry
{i} çığlık

Adam büyük bir çığlık attı. - The man gave a big cry.

Çığlık beni uykumdan uyandırdı. - The cry roused me from my sleep.

cry
{f} ağla

Bebek ağlamayı kesti. - The baby ceased crying.

Kız ağlamaktan başka bir şey yapmıyor. - The girl did nothing but cry.

cry
{i} haykırış, haykırı; feryat
cry
(kuş/vb.) ötmek
cry
yüksek ses

Yüksek sesle ağlamaktan kendimi alamadım. - I could not stop myself from crying aloud.

Yüksek sesle bağırmak için bir dürtü hissettim. - I felt an impulse to cry out loud.

cry
bağırarak istemek/çağırmak
cry
{i} nara
cry
{i} yalvarma
cry
hayvan sesi
cry
a far cry çok farklı
cry
{i} (hayvana ait) ses
cry
{f} çığlık atmak
الإنجليزية - الإنجليزية
rip out
cry
shout, yell
{f} holler