O onu sadece onu kızdırmak için yapıyor.
- She is doing that only to annoy him.
Facebook her zaman promotörleri kızdırmak için bir yol bulur.
- Facebook always finds a way to annoy promoters.
Gerçekten can sıkıcısın.
- You are really annoying.
Ailem aptal şeyler hakkında tartışmayı sürdürüyor. Bu çok can sıkıcı!
- My parents keep arguing about stupid things. It's so annoying!
Çocuk soruları ile onu sinirlendirmişti.
- The child annoyed her with questions.
Onun konuşma şekli beni sinirlendiriyor.
- His way of speaking annoys me.
Your breath could knock a buzzard off a shit wagon!.
We can't wait all night for you to decide whether you're going clubbing with us or going home, man – you need to shit or get off the pot.