O yol boyunca ayakta durmaya devam etti.
- He kept standing all the way.
Çocuk bir süre durmaya devam etti.
- The boy kept standing for a while.
Ayakta duranların hepsi erkekti.
- Those standing were all men.
Orada ayakta duran kız kız kardeşim Sue'dur.
- The girl standing over there is my sister Sue.
Sandalyemiz yok. Ayakta dururken yer misin?
- We're out of chairs. Would you mind eating while standing up?
Tom durduğu yerden gölü göremiyordu.
- Tom couldn't see the lake from where he was standing.