Sırpçayı anlayabiliyorum ama konuşamıyorum.
- I can understand Serbian, but I can't speak it.
Sırpça çok güzel bir dildir.
- Serbian is a very beautiful language.
Onun ana dili Sırpçadır.
- She is a native speaker of Serbian.
Sırp trenleri korkunç bir şekilde yavaş...
- Serbian trains are terribly slow.
Belgrad, Sırbistan'ın başkentidir.
- Belgrade is the capital of Serbia.
Sırbistan'ın başkenti Belgrad'tır.
- The capital city of Serbia is Belgrade.
Biz bu kasabayı Sırp ulusuna veririz.
- We give this town to the Serb Nation.
Sırp trenleri korkunç bir şekilde yavaş...
- Serbian trains are terribly slow.
Onlar Hırvatça, Boşnakça veya Sırpça mı konuşuyorlar?
- Are they speaking in Croatian, Bosnian, or Serbian?
Sırpça çok güzel bir dildir.
- Serbian is a very beautiful language.