Isıya karşı çok duyarlıyım.
- I am very sensitive to heat.
Eleştiremeyecek kadar çok duyarlısın.
- You are too sensitive to criticism.
Bir çocuk annesinin sevgisine karşı çok hassastır.
- A child is very sensitive to its mother's love.
Ayako'nun cildi kimyasallara karşı hassastır.
- Ayako's skin is sensitive to chemicals.
O kadar alıngan olma.
- Don't be so sensitive.
Duygulu bir kimseyim, bilirsin.
- I am a sensitive person, you know.
İnsan cildi sıcaklık değişikliklerine karşı çok duyarlıdır.
- Man's skin is very sensitive to temperature changes.
Eleştiremeyecek kadar çok duyarlısın.
- You are too sensitive to criticism.
My friend Max is very sensitive; he cried today because of the bad news.
Swedenborg was one of the leading savants of Europe; it would be absurd to place any of our sensitives on the same intellectual level.
Religion is often a sensitive topic of discussion and should be avoided when dealing with foreign business associates.