Understanding you is really very hard.
- Seni anlamak gerçekten çok zor.
I can beat you to the station.
- İstasyona giderken ben seni geçtim.
I no longer love you.
- Artık seni sevmiyorum.
Understanding you is really very hard.
- Seni anlamak gerçekten çok zor.
I don't want another girlfriend. I want you.
- Başka kız arkadaş istemiyorum. Seni istiyorum.
Tom, come here, I want you.
- Tom, buraya gel, seni istiyorum.
You're ugly... but I love you.
- Çirkinsin ama seni seviyorum.
Don't cry. I love you.
- Ağlama. Seni seviyorum.
You can buy it for a thousand yen or so.
- Sen onu yaklaşık bin yene alabilirsin.
I thought he loved you, but as it is, he loved another girl.
- Ben onun seni sevdiğini sanıyordum, ama gerçekte, o başka bir kız seviyordu.
Are you here on business?
- Sen iş için mi buradasın?
Are you a Japanese student?
- Sen bir Japon öğrenci misin?
I love you and I want to marry you.
- Seni seviyorum ve seninle evlenmek istiyorum.
I'm sorry, I love you.
- Üzgünüm, seni seviyorum.
Hear all, see all, say nowt. Ate all, sup all, pay nowt. An if ever tha does anythin for nowt, mek sure tha does it for tha sen..