senaryocu

listen to the pronunciation of senaryocu
التركية - الإنجليزية
scenarist
(Sinema) scriptwriter
senaryo
scenario

The nuclear holocaust scenario is just old propaganda. Arsenals are limited and rusty. - Nükleer soykırım senaryosu sadece eski propagandadır. Silah depoları sınırlı ve paslı.

Consider the following scenario. - Aşağıdaki senaryoyu düşünün.

senaryo
script

He writes scripts for TV shows. - O, TV gösterileri için senaryolar yazar.

Can you write a script for me? - Benim için bir senaryo yazabilir misin?

senaryo
book
senaryo
scenario, script, film script, screenplay
senaryo
film script
senaryo
screenplay

Sami just finished a screenplay. - Sami bir senaryoyu henüz tamamladı.

She became famous after having written the screenplay for that movie. - O film için senaryo yazdıktan sonra ünlü oldu.

senaryo
continuity
senaryo
playbook
التركية - التركية
Senaryo yazarı kimse, senarist
senarist
senaryo
Tiyatro oyunu, piyes, film, dizi film vb. eserlerin sahnelerini ve akışını gösteren yazılı metin: "Şuuraltında yaşayan senaryo, kocasının yanlış rol oynaması ile baştan aşağı değişti."- M. Ş. Esendal
senaryo
Tiyatro oyunu, piyes, film, dizi film vb. eserlerin sahnelerini ve akışını gösteren yazılı metin
senaryo
Bir olayı başka bir yöne, bir amaca ulaştırmak için uydurulan yalan
senaryocu
المفضلات