التركية - الإنجليزية
تعريف sembolleştirmek في التركية الإنجليزية القاموس.
- symbolize
- {v} to represent, resemble, suit
- To use symbols; to represent ideas symbolically
- To make representative of something; to regard or treat as symbolic
- To represent by a symbol or symbols
- sym·bol·ize symbolizes symbolizing symbolized in BRIT, also use symbolise If one thing symbolizes another, it is used or regarded as a symbol of it. The fall of the Berlin Wall symbolised the end of the Cold War between East and West. the post-war world order symbolised by the United Nations. if something symbolizes a quality, feeling etc, it represents it
- express indirectly by an image, form, or model; be a symbol; "What does the Statue of Liberty symbolize?"
- represent or identify by using a symbol; use symbols; "The poet symbolizes love in this poem"; "These painters believed that artists should symbolize
- To be symbolic of; to represent
- To hold the same faith; to agree
- To have a resemblance of qualities or properties; to correspond; to harmonize
- To make to agree in properties or qualities
- represent or identify by using a symbol; use symbols; "The poet symbolizes love in this poem"; "These painters believed that artists should symbolize"
- {f} represent, signify, stand for, mean, personify (also symbolise)
- sembol
- symbol
France's currency was the franc, and its symbol was ₣. While it is no longer used in France, francs are still in use in some former French colonies such as Guinea.
-Fransa'nın para birimi franktı ve sembolü ₣ idi. Frank Fransa'da artık kullanılmıyor ama Gine gibi bazı eski Fransız kolonilerinde hâlâ kullanılmaktadır.
The twelve stars on the flag of the European Union do not symbolize the twelve founding members of the union. They symbolize the Twelve Apostles.
-Avrupa Birliği bayrağındaki on iki yıldız, birliğin on iki kurucu üyesini sembolize etmemektedir. O, on iki havariyi sembolize etmektedir.
- sembol
- {i} banner
- sembol
- {i} type
- sembol
- {i} sign
Tom pointed to a sign on the wall.
-Tom duvardaki bir sembolü gösterdi.
- sembol
- brand
- sembol
- exponent
- sembol
- representment
- sembol
- token
- sembol
- (Askeri) insignia
- sembol
- byword
- sembol
- symbol simge
- sembol
- emblem
- sembol
- standard
- sembol
- attribute
- sembol
- representation
- sembol
- exemplar
- sembol
- exemplification
- sembolleştirme
- symbolizing, symbolization
المصطلحات ذات الصلة
التركية - التركية
تعريف sembolleştirmek في التركية التركية القاموس.
- Bir olayı, bir insan veya bir duyguyu sembollere başvurarak anlatmak, simgeleştirmek
- SEMBOL
- (Osmanlı Dönemi) Fr. Kararlaştırılmış bir mânası olan işaret. Bir mânanın şekil veya madde halinde gösterilmiş sureti
- Sembol
- simge
- sembol
- Duyularla ifade edilemeyen bir şeyi belirten somut nesne veya işaret, remiz, rumuz, timsal, simge: "Baykuş ve karga uğursuzluğun, merkep bönlüğün, domuz pisliğin, kaz alıklığın, aslan cesaretin, at zekâ ve adaletin, köpek sadakatin, bülbül aşkın, kelebek gençliğin işaret ve sembolü olmuştur."- A. Haşim
- sembol
- Duyularla ifade edilemeyen bir şeyi belirten somut nesne veya işaret, remiz, rumuz, timsal, simge
- sembolleştirme
- Sembolleştirmek işi
المصطلحات ذات الصلة
sembolleştirmek
الواصلة
sem·bol·leş·tir·mekResimler
السابق
المفضلات