Bir şey feda etmek ister misin?
- Do you wanna sacrifice something?
Birçok kişiyi kurtarmak için bir kişiyi feda etmek etik olur muydu?
- Would it be ethical to sacrifice one person to save many?
Sizin kurban boşuna değildi.
- Your sacrifice was not in vain.
Sizin kurban fark edilmeden gitmeyecek.
- Your sacrifice won't go unnoticed.
Biz onu yıllarca zararına çalıştırdığımız için binayı satmak zorunda kaldık.
- We had to sell the building because for years we had operated it at a loss.
Arabamı zararına satıyorum.
- I'm selling my car at a loss.
Tom paranın nereye gittiğini açıklamak için ne yapacağını şaşırmış.
- Tom was at a loss to explain where the money had gone.
Jane ne zaman nereye gideceğini şaşırmıştı.
- Jane was quite at a loss when and where to go.
We sold those old computers at a loss.
I have fixed the parts I understand, and the rest leaves me at a loss.