Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

see augmentation, and marks of cadency, under cadency

listen to the pronunciation of see augmentation, and marks of cadency, under cadency
الإنجليزية - التركية

تعريف see augmentation, and marks of cadency, under cadency في الإنجليزية التركية القاموس.

difference
{i} fark

İngiliz İngilizcesi ve Amerikan İngilizcesi arasında bazı farklar vardır. - There are some differences between British English and American English.

Bugün ya da yarın gitmen pek fark yaratmayacak. - It will not make much difference whether you go today or tomorrow.

difference
{i} ayrım

Geçmiş, şimdi ve gelecek arasındaki ayrım sadece çok yaygın yanılsamadan başka bir şey değildir. - Difference between the past, present, and future is nothing but an extremely widespread illusion.

difference
(Biyoloji) farklılık

İnsanların farklılıklarının farkında olması gerekir, ama aynı zamanda onları yaygınlığını da kucaklamalılar. - People need to be aware of their differences, but also embrace their commonness.

Yazar Hollandalı ve Amerikalı öğrencilerle çalışırken hangi kültürel farklılıkları buldu? - What cultural differences did the author find in working with Dutch and American students?

difference
{i} benzememe
difference
mübayenet
difference
(Tıp) diferans
difference
uyuşmak
difference
anlaşmazlık
difference
tefavüt
difference
uyuşmazlık
difference
{i} fikir ayrılığı
difference
{i} ayrılık, fark
difference
{i} olağandışılık
difference
{i} ihtilaf
difference
ayırıcı özellik
الإنجليزية - الإنجليزية
difference
see augmentation, and marks of cadency, under cadency
المفضلات