Ben bu kitaba ikinci el kitap dükkanında rastladım.
- I came across this book in a secondhand bookstore.
Darbeyle ilgili sadece ikinci el bilgiye sahibiz.
- We only have secondhand information of the coup.
Onun fikrini dolaylı olarak araştırmaya başladım.
- I tried to investigate his opinion indirectly.
Dolaylı olarak yardımcı olacak.
- It'll help indirectly.
secondhand-smoke inhalation.