Japonya'da, Biwa gölünden daha büyük bir göl yoktur.
- In Japan, there is no lake bigger than Lake Biwa.
Tom benden daha büyük.
- Tom is bigger than me.
Demir altından daha serttir.
- Iron is harder than gold.
Gökyüzü gittikçe karardı ve rüzgar gittikçe daha sert esti.
- The sky grew darker and darker, and the wind blew harder and harder.
Pekin, Roma'dan daha büyüktür.
- Beijing is bigger than Rome.
Japonya'da, Biwa gölünden daha büyük bir göl yoktur.
- In Japan, there is no lake bigger than Lake Biwa.
Jane'in bu raketi benim dün aldığımdan biraz daha ağır.
- This racket of Jane's is a little heavier than the one which I bought yesterday.
Altın demirden daha ağırdır.
- Gold is heavier than iron.
Tepenin üstüne ulaştığımızda rüzgar daha da sert esti.
- The wind blew harder yet when we reached the top of the hill.
Biz tepenin zirvesine vardığımızda rüzgar daha da sert esti.
- The wind blew even harder when we reached the top of the hill.
Jane'in bu raketi benim dün aldığımdan biraz daha ağır.
- This racket of Jane's is a little heavier than the one which I bought yesterday.
Altın gümüşten daha ağırdır.
- Gold is heavier than silver.
Gold's heavier than iron.
- Gold ist schwerer als Eisen.
Which is heavier, lead or gold?
- Was ist schwerer, Blei oder Gold?