His modesty is worth respecting.
- Onun alçakgönüllülüğü saygı duymaya değer..
Far from respecting him, I dislike him.
- Ona saygı duymayı bırak, ondan hoşlanmıyorum.
You're respected by everybody.
- Herkes tarafından saygı duyuluyorsun.
He is respected by everybody.
- Ona herkes tarafından saygı duyulur.
He respects Einstein, an American scientist.
- O, bir Amerikalı bilim adamı, Albert Einstein'a saygı duyuyor.
I respect the elderly.
- Yaşlılara saygı duyarım.