Date of last revision of this page: 2010-11-03
- Bu sayfanın son güncellenme tarihi: 2010.11.03
Someone has ripped out the first three pages of this book.
- Biri bu kitabın ilk üç sayfasını yırtmış.
He turned over a new leaf in life.
- Hayatında beyaz bir sayfa açtı.
Tom promised Mary that he'd turn over a new leaf.
- Tom Mary'ye hayatında yeni bir sayfa açacağına söz verdi.
Take a sheet of paper and write!
- Bir sayfa kağıt alın ve yazın!
Give me a blank sheet of paper.
- Bana boş bir sayfa kağıt verin.
Almost all implementations of virtual memory divide the virtual address space of an application program into pages; a page is a block of contiguous virtual memory addresses.
- Hemen hemen tüm sanal bellek uygulamaları bir uygulama programının sanal adres alanını sayfalara böler; bir sayfa bitişik sanal bellek adreslerinden oluşan bir bloktur.
This machine can print sixty pages a minute.
- Bu makine dakikada 60 sayfa basabilir.
More than 90 percent of visits to a web page are from search engines.
- Bir web sayfası ziyaretçilerinin %90'ından daha fazlası arama motorlarındandır.
That company just put up a web page.
- O şirket sadece bir web sayfası koydu.