Salatalık turşusu ile sarı pirinç yemeyi severim.
- I like to eat yellow rice with cucumber pickles.
Tom televizyonda spor izlerken turşu yemekten hoşlanıyor.
- Tom likes to eat pickles while he watches sports on TV.
Sami bir kavanoz kornişon turşusu satın aldı.
- Sami bought a jar of gherkins.