This book is not for sale.
- Bu kitap satılık değil.
Tom advertised his saxophone for sale.
- Tom satılık saksafonunun tanıtımını yaptı.
Tickets are on sale now.
- Biletler şimdilik satılık.
Dresses are on sale on the top floor.
- Elbiseler üst katta satılıktır.