What happened, Tom? When I asked Mary what cup size she is, she called me a pervert. What did you expect?
- Ne oldu Tom? Mary'ye sütyen bedenini sorduğumda, o bana sapık dedi. Ne bekliyorsun?
Despite appearances, you're a pervert. I'm not a pervert. I'm a pure and innocent young girl. Yeah, yeah, give me a break.
- Görünüşe rağmen, sen bir sapıksın. Ben bir sapık değilim. Ben saf ve masum bir genç kızım. Evet, evet, yok daha neler.
This author's books don't suit me because the erotic descriptions are too perverted.
- Bu yazarın kitapları bana uygun gelmiyor çünkü erotik tasvirler fazla sapıkça.
I do not want to see their perverted smirks.
- Onların sapıkça sırıtmalarını görmek istemiyorum.
Don't think I'm perverse, but I've seen several condoms in her purse.
- Sapık olduğumu düşünme ama onun çantasında birkaç prezervatif gördüm.
Layla was victim to Sami's every perverse whim.
- Leyla, Sami'nin her sapık hevesinin kurbanıydı.
An exhibitionist would be the ideal partner for a voyeur.
- Bir teşhirci bir sapık için ideal bir ortak olurdu.
Sami was murdered by a psycho.
- Sami bir sapık tarafından öldürüldü.
I just bet you were thinking something perverse just now.
- Bahse girerim ki sen sapıkça bir şey düşünüyordun.
I do not want to see their perverted smirks.
- Onların sapıkça sırıtmalarını görmek istemiyorum.