Tom knew what was hidden in the cave.
- Tom mağarada neyin saklı olduğunu biliyordu.
Tom knows where the money is hidden.
- Tom paranın nerede saklı olduğunu biliyor.
It seems that she is keeping that secret.
- Görünen o ki, o sırrı saklıyor.
We have no secrets from each other.
- Birbirimizden saklımız yok.
Tom was hiding something behind his back.
- Tom arkasında bir şey saklıyordu.
I keep my money in a hole behind a painting in my bedroom.
- Paramı yatak odamdaki bir tablonun arkasındaki bir delikte saklıyorum.