Altı yaşında o, daktiloyu kullanmayı öğrendi ve öğretmenine el ile yazmayı öğrenmesine gerek kalmadığını söyledi.
- At the age of six he had learned to use the typewriter and told the teacher that he did not need to learn to write by hand.
Sana söylediklerimi unutma.
- Don't forget what I told you.
Tom'a daha önce bunu yapmak zorunda olduğu söylenmişti.
- Tom has already been told he has to do that.
Tom'a Mary'yi yalnız bırakacağı zaten söylenmişti.
- Tom has already been told to leave Mary alone.