Tom honked the horn impatiently. - Tom sabırsızlıkla kornaya bastı.
Tom honked the horn impatiently.
Tom sabırsızlıkla kornaya bastı.
Tom waited impatiently for Mary to get ready. - Tom, Mary'nin hazır olmasını sabırsızlıkla bekledi.
Tom waited impatiently for Mary to get ready.
Tom, Mary'nin hazır olmasını sabırsızlıkla bekledi.
He made a gesture of impatience. - O bir sabırsızlık jesti yaptı.
He made a gesture of impatience.
O bir sabırsızlık jesti yaptı.