تعريف saçmalıklar في التركية الإنجليزية القاموس.
- saçmalık
- tripe
- saçmalık
- nonsense
I've had enough of your nonsense.
- Saçmalıklarından usandım.
I don't have time for this kind of nonsense.
- Bu tür saçmalık için vaktim yok.
- saçmalık
- {i} bullshit
We're really tired of your bullshit!
- Saçmalıklarınızdan gerçekten bıktık!
Apocryphal stories are the most fun variety of bullshit.
- Uydurma hikayeler en eğlenceli saçmalık türüdür.
- saçmalık
- bullshit (Slang)
- saçmalık
- {i} moonshine
- saçmalık
- {i} rubbish
His essay is rubbish.
- Onun denemesi saçmalık.
- saçmalık
- hogwash
I think that's a lot of hogwash.
- Onun saçmalık olduğunu düşünüyorum.
I think it's hogwash.
- Ben bunu saçmalık olduğunu düşünüyorum.
- saçmalık
- senseless
- saçmalık
- crap
What's all this crap?
- Bütün bu saçmalık da ne?
Ninety percent of everything is crap.
- Her şeyin yüzde doksanı saçmalık.
- saçmalık
- wind
- saçmalık
- humbug
- saçmalık
- (Argo) jibberish
- saçmalık
- goofiness
- saçmalık
- drool
- saçmalık
- piece of crap
- saçmalık
- eye wash
- saçmalık
- tosh
- saçmalık
- humph
- saçmalık
- froth
- saçmalık
- trash
- saçmalık
- shit
- saçmalık
- abracadabra
- saçmalık
- punk
- saçmalık
- bunk
- saçmalık
- frivolousness
- saçmalık
- cock
- saçmalık
- cobblers
- saçmalık
- gammon
- saçmalık
- drivel
- saçmalık
- frivolity
- saçmalık
- charade
- saçmalık
- inanity
- saçmalık
- bilge
- saçmalık
- claptrap
- saçmalık
- codswallop
- saçmalık
- balderdash
- saçmalık
- fiddlestick
- saçmalık
- unreason
- saçmalık
- apple sauce
- saçmalık
- ridiculousness
- saçmalık
- tomfoolery
- saçmalık
- absurdness
- saçmalık
- {i} spinach
- saçmalık
- bullcrap
- saçmalık
- piece of nonsense, absurd remark or action
- saçmalık
- flimflam
- saçmalık
- gibberish
This is gibberish to me.
- Bu benim için saçmalık.
- saçmalık
- rot
- saçmalık
- bosh
- saçmalık
- absurdity
Twitter is a good example of absurdity.
- Twitter, saçmalıklara iyi bir örnektir.
In the sphere of thought, absurdity and perversity remain the masters of the world, and their dominion is suspended only for brief periods.
- Düşünce alanında, saçmalık ve sapkınlık dünyanın ustaları olarak kalır, ve onların hakimiyeti ancak kısa süreler için askıya alınır.
- saçmalık
- guff
- saçmalık
- flubdub
- saçmalık
- footle
- saçmalık
- drivel; eyewash
- saçmalık
- container in which shot, buckshot, or BB's are kept
- saçmalık
- nonsense, drivel, claptrap, bullshit, absurdity, toomfoolery, garbage, bilge, tripe, shit, cock, codswallop, cobblers, rubbish
- saçmalık
- blatherskite
- saçmalık
- blather
- saçmalık
- fatuity
- saçmalık
- applesauce (Slang)
- saçmalık
- hog wash
- saçmalık
- flapdoodle
- saçmalık
- galimatias
- saçmalık
- gab
- saçmalık
- fiddle-faddle
- saçmalık
- gassing
- saçmalık
- farce
- saçmalık
- talkee talkee
- saçmalık
- {i} malarkey
Personally, I think that's a bunch of malarkey.
- Şahsen, ben onun saçmalık olduğunu düşünüyorum.
- saçmalık
- {i} poppycock
- saçmalık
- fiddle faddle
- saçmalık
- {i} insanity
- saçmalık
- shits
- saçmalık
- silly
- saçmalık
- {i} ineptitude
- saçmalık
- {i} extravagance
- saçmalık
- {i} triviality
- saçmalık
- {i} horseshit
- saçmalık
- {i} hokum
- saçmalık
- {i} twaddle
- saçmalık
- {i} hooey
- saçmalık
- {i} silliness
- saçmalık
- {i} vacuity
- saçmalık
- {i} eyewash
- saçmalık
- {i} shenanigan
- saçmalık
- rigmarole
- saçmalık
- fiddlesticks
- saçmalık
- {i} piffle
- saçmalık
- the irrational
- saçmalık
- shenanigans
- saçmalık
- {i} applesauce
- saçmalık
- wishy wash
- saçmalık
- {i} stuff
All that New Age stuff is really weird.
- Tüm bu Yeni Çağ saçmalıkları gerçekten garabet.
- saçmalık
- {i} whimsicalness
- saçmalık
- {i} whimsicality
- saçmalık
- {i} blether
- saçmalık
- {i} lark
- saçmalık
- {i} irrationality
- saçmalık
- {i} ineptness