sıyırmak

listen to the pronunciation of sıyırmak
التركية - التركية
Bir şeyin üstündeki örtüyü çekerek almak veya açmak: "Genç adam ceketini çıkardı, kolunu sıyırdı, uzattı."- P. Safa. Çekerek çıkarmak
Çekerek çıkarmak
Kazıyarak, silerek üzerinde veya içinde hiçbir şey bırakmamak. Çekip kurtarmak: "Hem o kız on gündür, yağmurlarla beraber devam eden çökkünlüğümden beni sıyırıp kurtaracak kudrette mi?"- R. H. Karay
Çekip kurtarmak
Bir şeyin üstündeki örtüyü çekerek almak veya açmak
Hızla sürtünerek bir şeyin yüzünden bir parça soymak, koparmak veya üzerini hafifçe yırtmak
Sürtünerek veya çekerek bir şeyi yerinden almak, kaldırmak veya düşürmek
Kazıyarak, silerek üzerinde veya içinde hiçbir şey bırakmamak
sıyırma
Sıyırmak işi
sıyırma
Taze fasülye
sıyırmak
المفضلات