The river was shallow at that point. - Nehir o noktada sığdı.
The river was shallow at that point.
Nehir o noktada sığdı.
Tom went splashing through the shallows. - Tom sığ yerlerde su sıçratmaya gitti.
Tom went splashing through the shallows.
Tom sığ yerlerde su sıçratmaya gitti.
You're just so superficial and shallow. - Sen sadece çok yüzeysel ve sığsın.
You're just so superficial and shallow.
Sen sadece çok yüzeysel ve sığsın.