There is such a thing as female circumcision.
- Kadın sünneti olarak böyle bir şey var.
The practice of male circumcision is ancient and developed in parallel amongst different cultures.
- Erkek sünnetinin uygulaması farklı kültürler arasında paralel olarak gelişmiştir.
He knows how to circumcise children.
- Çocukları nasıl sünnet edeceğini bilir.
I am not circumcised.
- Ben sünnetli değilim.