rutinleri

listen to the pronunciation of rutinleri
التركية - الإنجليزية
routines

I don't mind routines at all. - Rutinleri hiç umursamıyorum.

A set of instructions that perform a specific task for a program Driver code consists of entry-point routines and subordinate routines Subordinate routines are called by driver entry-point routines The entry-point routines are accessed through system tables
These are a type of formulaic speech They are units that are totally unanalysed and are learnt as wholes, e g "I don't know'
Established procedures whose main function is to control and coordinate movements and events in the classroom
plural of routine
rutin
routine

They know the routine. - Onlar rutini biliyorlar.

The maid was totally tired of her household routine. - Hizmetçi ev rutininden tamamen bıkmıştı.

rutin
rutin
rutin
rut

I'm stuck in a rut in my boring job and need to do something new. - Sıkıcı işimde rutine bağladım ve yeni bir şey yapmam gerekiyor.

rutin
{i} groove
الإنجليزية - الإنجليزية

تعريف rutinleri في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.

rutin
A flavonoid, found in many plants, that is a glycoside of quercetin and rutinose
rutin
{i} (Medicine) glucoside derived from the leaves of some plants (used to treat capillary disorders)
rutin
Rutin is found in the leaves of the rue (Ruta graveolens) and other plants, and obtained as a bitter yellow crystalline substance which yields quercitin on decomposition
rutin
A glucoside resembling, but distinct from, quercitrin
التركية - التركية

تعريف rutinleri في التركية التركية القاموس.

RUTİN
(Hukuk) Düşünmeye gerek kalmadan hep aynı şekilde yapma alışkanlığı
rutin
Aralıksız yinelenen ve artık düşünmeksizin yapılan eylemlerin tümü
rutin
Alışılagelen, sıradan, sıradanlık, çeşitlilik göstermeyen, alışılagelmiş düzen içinde yapılan (şey): "Genç olmasına karşın belli bir pişkinliği, yırtılmışlığı, rutini vardı."- H. Taner
rutin
Yaratıcılığa dayanmayan, el melekesi ile yapılan iş
rutin
Alışılagelen, sıradan, sıradanlık, çeşitlilik göstermeyen, alışılagelmiş düzen içinde yapılan (şey)
rutin
Alışkanlıkla elde edilmiş beceri
rutin
Aralıksız yinelenen
الإنجليزية - التركية

تعريف rutinleri في الإنجليزية التركية القاموس.

rutin
rutin
rutin
(Tıp) Damar duvarının geçirgenliğini azaltan bir maded (27H30O163H2O)
rutinleri
المفضلات