Kadınlara yardımcı olmayı sürdürmek istiyorum.
- I want to continue to help women.
Dövüşmeye devam etmek istediler.
- They wanted to continue to fight.
Devam etmekten başka seçeneğimiz yok.
- We have no options but to continue.
Matematik, yarın kalkarsan ve evrenin gittiğini keşfedersen yapmaya devam edebileceğin, bilimin bir parçasıdır.
- Mathematics is the part of science you could continue to do if you woke up tomorrow and discovered the universe was gone.
Bilgisayarların hiçbiri yanmış bir kartla çalışmaya devam edemez.
- None of the computers can continue to run with a burnt card.
İnatçılıklarını sürdürüyorlar.
- They continue being stubborn.
Yüksek lisans okulunda çalışmalarını sürdürdü.
- He continued his studies at graduate school.
Most dictionaries cover most adverbs with only 'run-on entries.
She ran on and wouldn't let anyone get a word in edgeways.
This car runs on bio-alcohol.
We can't afford for the performance to run on for more than the specified time.
... once verified, can check the signatures on the programs that run on it. And so on and ...
... completely run on Google Apps. ...