After First Contact, the material and spiritual development of humanity flourished.
- İlk temastan sonra, insanlığın maddesel ve ruhsal gelişimi ilerledi.
You should seek a teacher and learn the method of spiritual practice that is best for you.
- Bir öğretmen aramalısın ve sizin için en iyi olan ruhsal uygulama yöntemini öğrenmelisin.
I had a mental breakdown.
- Ruhsal sinir bozuntum vardı.
The boy's problems are physical, not mental.
- Çocuğun problemleri fiziksel, ruhsal değil.
His illness was mainly psychological.
- Onun hastalığı aslında ruhsaldı.
His illness was mainly psychological.
- Onun hastalığı aslında ruhsaldı.
Dan was worried about Linda's state of mind.
- Dan, Linda'nın ruhsal durumu hakkında endişeliydi.
My poor state of mind made me distraught.
- Berbat ruhsal durumum beni çıldırttı.