routiniert

listen to the pronunciation of routiniert
الإنجليزية - التركية

تعريف routiniert في الإنجليزية التركية القاموس.

experienced
deneyimli

O, işte deneyimliydi. - He was experienced in business.

Deneyimli pilotlara acil bir ihtiyaç vardır. - There is an urgent need for experienced pilots.

experienced
tecrübeli

Gerçekten çok genç ama yaşına göre çok tecrübeli. - Indeed he is young, but he is well experienced for his age.

Fadıl o sırada Rami'den daha tecrübeliydi. - Fadil was more experienced than Rami at the time.

experienced
{f} dene

O, işte deneyimliydi. - He was experienced in business.

Ben araba sürmede deneyimli değilim. - I am not experienced in driving.

experienced
gör/geçir
experienced
pişkin
perfunctory
acele yapılan
perfunctory
baştan savma

Denetim oldukça baştan savmaydı. - The inspection was quite perfunctory.

experienced
{s} görmüş geçirmiş
experienced
{s} görgülü
experienced
{s} usta
experienced
{s} kaşarlanmış
perfunctory
(sıfat) üstünkörü, baştan savma, yarım yamalak, yapmış olmak için, formalite icabı
perfunctory
dikkatsiz
perfunctory
sıkıcı
perfunctory
dikkatsizlik
ألمانية - الإنجليزية
perfunctory
seasoned (person)
experienced
sly
slick