When I hooked a snake and not a fish, I got so scared I dropped my rod in the water.
Çalışmak çürümekten daha iyidir.
- Better to run than to rot.
Tom Mary'nin çürük elmayı çöpe atmasını rica etti.
- Tom asked Mary to throw the rotten apple into the garbage.
Sepette birçok çürük elmalar vardı.
- There were quite a few rotten apples in the basket.
Çalışmak çürümekten daha iyidir.
- Better to run than to rot.
Meyve hemen çürüme eğilimindedir.
- Fruit tends to rot right away.
Bu gıda çürük kokuyor.
- This food smells rotten.
O, hiçbir şekilde berbat çürüyen soğan kokusuna tahammül edemedi.
- He could not by any means tolerate the ghastly smell of rotting onion.