Önemli bir rolüm var.
- I have an important role.
Prenses rolünü kim oynayacak?
- Who will play the role of the princess?
Ben, yeni görevinde aktif bir rol alacağından eminim.
- I am sure you will take an active role in your new position.
Çevirmenin ikili bir görevi vardır.
- The interpreter has a double role.
Tom'un erkek rol modeline ihtiyacı var.
- Tom needs a male role model.
Tom benim rol modelimdi.
- Tom was my role model.
Ebeveynler çocukları için örnek alınan kimseler olmalı.
- Parents should be role models for their children.
Herkes komik roller oynamanın diğerlerinden daha zor olduğunu iddia ediyor fakat bu hiç doğru değil. Herhangi bir alanda, iyi bir iş yapmak her zaman zordur.
- Everyone claims that it's harder to play comic roles than others, but that's not true at all. Doing a good job is always difficult, in any area.
Tom geleneksel cinsiyet rollerine inanır.
- Tom believes in traditional gender roles.
We get role cards in drama class telling us what our characters will be.
... I'm cast in the lead role. ...
... Once again, a grass will play a central role in the story of mankind. ...