Tom, oraya yalnız gitmenin çok riskli olacağını söyledi.
- Tom said it was too risky to go there alone.
Köleleri Afrika’dan Amerika Birleşik Devletleri’ne getirmek çok riskliydi.
- Taking slaves from Africa to the United States was very risky.
Bu tehlikeli deneye katılmak ister misiniz?
- Would you like to take part in this risky experiment?
Bu riskli ve tehlikeli.
- This is risky and dangerous.
The little sledge twirled riskily to rest at the bottom of the slope.