Ben, kıyıdan yaklaşık bir mil ötede bir balıkçı teknesi gördüm.
- I saw a fishing boat about a mile off the shore.
O, uzakta kürek çeken bir teknenin görüntüsünü gördü.
- She caught sight of a rowing boat in the distance.
Kayık gölün dibine battı.
- The boat sank to the bottom of the lake.
Gölde kayıkla dolaşalım isterdim, sadece ikimiz.
- I'd like to float in a boat on the lake, just the two of us.
Büyük gemi bir balıkçı teknesine çarptı.
- The big ship rammed a fishing boat.
Gemi ile gitmek arabayla gitmekten daha uzun sürüyor.
- Traveling by boat takes longer than going by car.