التركية - الإنجليزية
تعريف ricayla في التركية الإنجليزية القاموس.
- to ask
- rica
- request
Your request of this matter has been accepted.
-Bu konuyla ilgili rican kabul edildi.
My neighbor rejected my request to cut his tree.
-Komşu ağacını kesme ricamı reddetti.
- rica
- {f} invite
- rica
- {i} petition
- rica
- {i} prayer
- rica
- {i} appeal
I appeal to you to contribute to the new clinic.
-Yeni kliniğe katkıda bulunmanı rica ediyorum.
- rica
- {i} supplication
- rica
- plea
She pleaded with him to stay.
-O, onun kalmasını rica etti.
Please ask Tom to come here and help us fill out these forms.
-Lütfen Tom'a buraya gelmesini ve bu formları doldurmamız için bize yardım etmesini rica et.
- rica
- solicitation
- rica
- intercession
- rica
- instance
- rica
- entreaty
- rica
- (başkası adına) intercession
- rica
- suit
- rica
- pleading
- rica
- adjuration
- rica
- suppliance
- rica
- solicit
I asked the solicitor to make out my will.
-Avukattan vasiyetimi yazmasını rica ettim.
المصطلحات ذات الصلة
التركية - التركية
تعريف ricayla في التركية التركية القاموس.
- RİCA
- (Osmanlı Dönemi) Yalvarmak, niyaz eylemek
- RİCA
- (Osmanlı Dönemi) Canib. Taraf. Bak: Rec
- rica
- Dilek, istek, umut
- rica
- Eski Roma'da kadınların din veya cenaze töremlerinde başlarını örtmek için kullandıkları saçaklı, lal renkli ve kare biçimli örtü
- rica
- Dileyiş, dileme, dilek: "İşinden atmışlar, tekrar işe almaları için patronuna ricaya gidiyormuş."- Ç. Altan
- rica
- Dileyiş, dileme, dilek
- ricâ
- (Osmanlı Dönemi) ümit