Tom işe geri dönmek zorunda.
- Tom has to get back to work.
Tom Mary'den kalmasını rica etti fakat o işe geri dönmek zorundaydı.
- Tom asked Mary to stay, but she had to get back to work.
Sana geri dönmek zorunda kalacağım.
- I'll have to get back to you.
Tom Mary'den kalmasını rica etti fakat o işe geri dönmek zorundaydı.
- Tom asked Mary to stay, but she had to get back to work.
Sen geri dönünceye kadar burada bekleyeceğim.
- I'll stay here till you get back.
Keşke tekrar çocukluğuma geri dönsem.
- I wish I'd get back to my childhood again.
Geri almaktan çok memnun oldum.
- I was very glad to get back.
Geri gelmekten çok memnundum.
- I was very glad to get back.
When I get back from holiday, I expect the house to be tidy.