resimlerim

listen to the pronunciation of resimlerim
التركية - الإنجليزية
pics
Protocol implementation conformance statement (TTCN)
plural of pic
coming and going the procession the percussion taking a break at night
The Platform for Internet Content Selection (PICS),developed by the W3C, is a content rating scheme, which provides content labels for information on the Internet and is mostly used to rate a document in terms of adult content http: //www w3 org/PICS/
Rules that enable Web content providers to use meta tags to voluntarily rate their content according to agreed-upon PICS criteria Browsers can then block user access to Web sites based on the values of the tags
PICS is a no-longer-prominent rating technology developed by the W3 Org which was (in the popular mind) mainly for preventing children from being exposed to inappropriate material In truth, it is a general and well though-out rating system with an emphasis on filtering things out rather than on both excluding and finding things according to ratings
Platform for Internet Content Selection - the technology which allows bodies to review and apply ratings to Web sites
Platform for Internet Content Selection Internet content filtering infrastructure http: //www w3 org/PICS/
Private Industry Councils; local organizations under JTPA
Personal Ice Cooling System
Products of incomplete combustion
The PICS specification enables labels to be associated with Internet content It was originally designed to help parents and teachers control what children access on the Internet, but it also facilitates other uses for labels, including code signing and privacy
Platform for Internet Content Selection
Acronym for Platform for Internet Content Selection, a model for associating labels with content in header metadata, originally devised to help parents and teachers and filtering software control children's access to the net See the World Wide Web Consortium (W3C) PICS Page for further information
The PICS standard is used to label the content of web sites and newsgroups In and of itself PICS contains no rating information Instead, it relies on third parties such as SafeSurf to provide the actual ratings The PICS puts rating information on web sites in a predictable, uniform way, much as nutritional labels present food content Various parental discretion software packages, as well as Microsoft’s browsers, Internet Explorer 3 0 and 4 0, use PICS to block access to inappropriate sites
Platform for Internet Content Selectionhttp: //www w3 org/PICS/
Protocol Implementation Conformance Statement: A statement made by the supplier of an implementation or system stating which capabilities have been implemented for a given protocol
Platform Independent Content Selection
A standardized format for rating systems Note that PICS is not a rating system itself You could use PICS to rate how quickly sites download, or international languages (French, Spanish,German, etc )--or, as most people think of them, for G/PG-13/R/X content ratings
Protocol Implementation Conformance Statement
resim
picture

The picture on the wall was painted by Picasso. - Duvardaki resim, Picasso tarafından yapıldı.

This is a picture of her own painting. - Bu, onun kendi çizimi olan bir resimdir.

resim
painting

This is a picture of my own painting. - Bu kendi yaptığım bir resimdir.

There are many paintings on the wall. - Duvarda birçok resim vardır.

resim
image

The view of the Earth from the Moon is one of the iconic images of the 20th century. - Dünya'nın Ay'dan görüntüsü, 20. yüzyılın ikonik resimlerinden birisidir.

Image Viewer is an image viewing software. This software is a very small program. This software has basic functions only. This is translatable by Tatoeba Project users. - Image Viewer bir resim görüntüleme yazılımıdır. Bu yazılım çok küçük bir programdır. Bu yazılımda sadece basit fonksiyonlar var. Bu, Tatoeba Project kullanıcıları tarafından çevrilebilir.

resim
picture; photograph, photo" " fotoğraf; illustration; drawing; due, tax, toll
resim
drawing

The children were all drawing pictures of animals. - Çocukların hepsi hayvanların resimlerini çiziyorlardı.

She is drawing a picture. - O, bir resim çiziyor.

resim
tableaux
resim
delineate
resim
(Bilgisayar) pict

This is a picture of her own painting. - Bu, onun kendi çizimi olan bir resimdir.

The picture on the wall was painted by Picasso. - Duvardaki resim, Picasso tarafından yapıldı.

resim
pix
resim
audio-visual
resim
frame

I bought a leather frame for the picture. - Ben resim için bir deri çerçeve satın aldım.

Do you like this painting? Yes, but I think the frame is more expensive than the picture. Where did you buy it? - Bu tabloyu seviyor musun? Evet, ama çerçeve resimden daha pahalı sanırım. Onu nereden satın aldın?

resim
(Bilgisayar) art

He went to art school to study painting and sculpture. - O, resim ve heykel eğitimi için sanat okuluna gitti.

The artist always painted alone. - Sanatçı her zaman yalnız resim yapmıştır.

resim
representation
resim
eikon
resim
photo

Why are these photos so important? - Bu resimler neden bu kadar önemli?

Tom pulled several photos out of the envelope and showed them to Mary. - Tom zarftan birkaç resim çıkardı ve onları Mary'ye gösterdi.

resim
illustration

The book's illustrations are very good. - Kitabın resimleri çok iyi.

resim
tablature
resim
shot
resim
pattern

I can see some intricate patterns in the picture. - Ben resimde bazı karmaşık desenler görebiliyorum.

resim
valentine
resim
pic

This is a picture of her own painting. - Bu, onun kendi çizimi olan bir resimdir.

The picture on the wall was painted by Picasso. - Duvardaki resim, Picasso tarafından yapıldı.

resim
pıcture

Everyone is smiling in the picture. - Resimde herkes gülümsüyor.

The picture on the wall was painted by Picasso. - Duvardaki resim, Picasso tarafından yapıldı.

resim
pictorial

A metaphor is a pictorial expression. - Bir metafor resimsel bir ifadedir.

resim
figure
resim
likeness
resim
art of drawing or painting pictures; painting; drawing
resim
effigy
resim
picture; drawing; illustration; painting; fresco; mosaic; print; photograph
resim
fee

Just looking at a picture of food makes me feel nauseous. - Sadece yiyecek resimlerine bakmak bana mide bulantısı hissettiriyor.

resim
(a) ceremony
resim
(Hukuk) charge
resim
tax
resim
tax, duty, impost
resim
dues
resim
tableau
resim
diptych
resim
{i} piece

I never want to see his face again, so I tore all of his pictures into pieces and burned them. - Onun yüzünü asla tekrar görmek istemiyorum bu yüzden onun bütün resimlerini yırttım ve onları yaktım.

resim
model
resim
portraiture
التركية - التركية

تعريف resimlerim في التركية التركية القاموس.

resim
Fotoğraf

O fotoğraflar tahrif edilmiş. - O resimlerle oynanmış.

RESİM
(Osmanlı Dönemi) Bir çeşit deve yürüy
RESİM
(Hukuk) Yapılan hizmet karşılığı yalnız ilgili kişiden alınan vergi
resim
Bazı eşyadan ve işlerden alınan vergi veya harç: "Osmanlı Devleti'nin birçok vergi ve resimleri bu yüzden doğrudan doğruya yabancı alacaklıların cebine gider."- Y. K. Karaosmanoğlu
resim
üzerinde yapılan biçimleri: "Konulu resim parçaları kendiliğinden ve doğru olarak yan yana gelivermiş, hikâye ortaya çıkmıştı."- T. Buğra
resim
Fotoğraf: "Güzel İnebolu kızı, duvara yapıştırılan Gazi'nin resmine uzun uzun baktı."- A. Gündüz
resim
Tören
resim
Varlıkların, doğadaki görünüşlerinin kalem, fırça gibi araçlarla kâğıt, bez vb
resim
Bunu yapmak için gerekli yöntemleri öğreten sanat: "Türkiye'de resim bir müddetten beri soysuz bir sanat hâline gelmeye başladı."- O. S. Orhon
Resim
tasvir
Resim
(Osmanlı Dönemi) NAKŞ
resim
Bunu yapmak için gerekli yöntemleri öğreten sanat
resim
Bazı eşyadan ve işlerden alınan vergi veya harç
resim
Bir hizmetten ya da haktan yararlanmanın karşılığı olarak alınan bedel
resim
Kimi eşyadan ve işlerden alınan vergi
resim
Varlıkların, doğadaki görünüşlerinin kalem, fırça gibi araçlarla kâğıt, bez vb. üzerinde yapılan biçimleri
resimlerim
المفضلات