تعريف researcher في الإنجليزية التركية القاموس.
- {i} araştırmacı
Dan, Princeton Üniversitesi'nde bir grup biyoloji araştırmacısı ile bir araya geldi.
- Dan met a group of biology researchers at Princeton University.
O, bir araştırmacı olmayı planlıyorum dedi.
- He said, I plan to become a researcher.
- {i} arama çalışması yapan kimse
- araştırıcı
- araştırma görevlisi
- bilimadamı
- araştırman
- research
- arama
- research
- araştırma
Öğretmen onun itibarsız araştırmasıyla ilgili raporuna dayandırarak ona başarısız notu verdi.
- The teacher gave him a failing grade for basing his report on discredited research.
Başmühendis, asistanı ile el ele araştırma yaptı.
- The chief engineer did research hand in hand with his assistant.
- research
- incelemek
- research
- ince tetkikat yapmak
- research
- {f} araştırma yapmak
O, vakıf adına araştırma yapmak için bir burs kazandı.
- He was awarded a scholarship to do research for the foundation.
Biraz araştırma yapmak zorundayım.
- I have to do a little research.
- research
- {i} inceleme
- research
- (Kanun) tahkik etmek
- research
- tahkikat
- research
- tetkik neticesinde çıkarılan eser
- research
- araştırı
O, sorunu araştırıyor.
- He is researching the problem.
Bir Sovyetolojist ne araştırır?
- What does a Sovietologist research?
- research
- arama çalışması
- research
- (Askeri) bilimsel araştırma
- research
- inceleme yapmak
- market researcher
- piyasa araştırmacısı
- research
- {f} araştır
Araştırma enstitüsü, 1960'ların sonlarında kurulmuştur.
- The research institute was established in the late 1960s.
Bu, onları bir ders kitabı için, bir uygulama için, bir araştırma projesi için, her şey için yeniden serbestçe kullanabileceğin anlamına gelir.
- This means you can reuse them freely for a textbook, for an application, for a research project, for anything!
- research
- araştırmak
Bunu araştırmak için gerçekten daha fazla zaman istiyorum.
- I'd really like more time to research this.
- research
- araştırma yapma
- research
- araştırmacılık
- researchers
- araştırmacı
- visiting researcher
- araştırmacı Ziyaret
- medical researcher
- (Tıp) tıp araştırmacısı
- research
- research araştır
- research
- {i} etüt
- research
- inceden inceye tetkik
- research
- {i} arama çalışmaları
- research
- (Askeri) ARAŞTIRMA: Doğal olaylar ve çevre şartları hakkında daha fazla bilgi teminine yöneltilmiş bütün çalışmalarla açık şekilde direkt bir uygulaması bulunmayan fiziksel, görgüsel ve sosyal bilimlerdeki problemlerin çözümüne yöneltilmiş çalışmaları içine alır. Böylece; bütün temel araştırmalar ve bunlara ilaveten, çeşitli bilim sahalarına ait bilgilerin genişletilmesi maksadına yöneltilmiş uygulamalı çalışmalar tarif kapsamına girmiş olmaktadır. Acil askeri önemdeki meselelerin çözüm imkanlarını çözüm maksadına yöneltilmiş çalışmalar veya zamana bağlı inceleme ve geliştirmeler bunun dışında kalmaktadır
- research
- dikkatle araştırmak
- research
- {f} arama çalışmaları yapmak