renowned, noted, distinguished, great

listen to the pronunciation of renowned, noted, distinguished, great
الإنجليزية - التركية

تعريف renowned, noted, distinguished, great في الإنجليزية التركية القاموس.

famous
meşhur

Adana'nın kebabı, Hatay'ın künefesi meşhurdur. - Adana is famous for its kebab and Hatay for its kanafeh.

İrlanda oya işleriyle meşhurdur. - Ireland is famous for lace.

famous
ünlü

Onun oğlu ünlü bir piyanist oldu. - His son became a famous pianist.

Onun kitabı sadece İngiltere'de ünlü değil, Japonya'da da ünlü. - Her book is famous not only in England but also in Japan.

famous
{s} tanınmış

Mary tanınmış bir pop yıldızıdır. - Mary is a famous pop star.

O tanınmış bir dağdır. - That's a famous mountain.

famous
adlı
famous
adlı sanlı
famous
şanlı
famous
famously meşhur olarak
famous
{s} tatminkâr
famous
{s} mükemmel

Biz mükemmel bir biçimde geçindik. - We got along famously.

famous
belli
الإنجليزية - الإنجليزية
{a} famous