الإنجليزية - التركية
تعريف refuse to back down; remain solid under criticism or attack في الإنجليزية التركية القاموس.
- stand up
- kalkmak
Ayağa kalkmak istiyorum.
-I'd like to stand up.
Amy ayağa kalkmak için bir çaba sarfetti.
-Amy made an effort to stand up.
- stand up
- ayağa kalkmak
Ayağa kalkmak istiyorum.
-I'd like to stand up.
Amy ayağa kalkmak için bir çaba sarfetti.
-Amy made an effort to stand up.
- stand up
- dayanmak
- stand up
- yılmamak
- stand up
- göğüs germek
- stand up
- karşı koymak
- stand up
- sağlam kalmak
- stand up
- ayağa kalk
O bana ayağa kalkmamı emretti.
-He ordered me to stand up.
Tom ayağa kalkmaya çalıştı fakat kalkamadı.
-Tom tried to stand up, but couldn't.
- stand up
- (deyim) dayanmak 2.sorgulamada yeterli olmak
- stand up
- bekletmek
- stand up
- ağaç etmek
- stand up
- (deyim) stand up for someone/sth. moral vermek,korumak,tarafını tutmak. stand up to someone karşı durmak,cesaretle karşılamak. stand up to sth
- stand up
- dikilmek
- stand up
- savunmak
- stand up
- taraftarı olmak
- stand up
- (Fiili Deyim ) 1- ayağa kalkmak 2- terketmek , randevuya gitmemek
- stand up
- dik dik olmak
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف refuse to back down; remain solid under criticism or attack في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- stand up
refuse to back down; remain solid under criticism or attack
الواصلة
ref·use to back down; re·main sol·id un·der cri·ti·cism or at·tackالنطق
Resimler
المفضلات