reede

listen to the pronunciation of reede
ألمانية - التركية
n {'re: dı} e gemilerin açıkta demir atma yeri
الإنجليزية - التركية

تعريف reede في الإنجليزية التركية القاموس.

road
yol

Çamurlu yol, yeni ayakkabılarımı mahvetti. - The muddy road has ruined my new shoes.

Amerika'da arabalar yolun sağ tarafını kullanırlar. - In America cars drive on the right side of the road.

road
liman/yol
road
{i} karayolu

Demiryolu karayoluna paralel. - The railroad is parallel to the road.

Kamp bölgesi karayoluyla ulaşılabilir değil. - The campsite isn't accessible by road.

road
road hog bütün yolu işgal eden şöför veya arabacı
road
road metal yol yapmaya mahsus kırık taş Out of the road Yoldan çe
road
uyulan ilke
road
şose
road
dış liman
road
demirleyecek yer
road
{i} demiryolu [amer.]
road
demiryolu

Demiryolu karayoluna paralel. - The railroad is parallel to the road.

Demiryolu bu noktada yolu geçer. - The railway crosses the road at this point.

road
road cart iki tekerlekli binek arabası
road
{i} maden geçidi
road
demirleyecekdış liman
road
demirleyecek
road
(isim) yol, cadde, karayolu, demiryolu [amer.], maden geçidi, demirleme yeri
road
{i} demirleme yeri
road
sık sık çoğ
ألمانية - الإنجليزية