Başkan Arthur gümrük vergilerini düşürmek istedi.
- President Arthur wanted to reduce the tariffs.
Muhalefet partisi gelir vergisini düşürmek için bir yasa tasarısı sundu.
- The opposition party put forward a bill to reduce income tax.
O ithalatta vergi azaltmak istedi.
- He wanted to reduce the tax on imports.
Bu şirket çevresel kaplama alanını azaltmak için yeni teknolojiler kullanıyor.
- This company is using new technologies to reduce its environmental footprint.
Enerji talebini azaltmalıyız.
- We must reduce energy demand.
O ithalatta vergi azaltmak istedi.
- He wanted to reduce the tax on imports.
O, vergileri azaltabildi.
- He was able to reduce taxes.
Doktor Tom'a kırmızı et tüketimini azaltmasını söyledi.
- The doctor told Tom to reduce his red meat consumption.